Bosch IoT Suite, Otomobilleri, Mobil Makineleri ve Bebek Arabalarını Birbirine Bağlıyor
Bosch IoT Suite, Otomobilleri, Mobil Makineleri ve Bebek Arabalarını Birbirine Bağlıyor
Giderek daha fazla işletme Bosch’un açık IoT platformunu tercih ediyor.
Otomobil üreticilerinden enerji sağlayıcılara kadar işletmeler, Bosch IoT Suite kullanıyor.
Analistler, açık kaynaklı platformun yüksek kalitesini onaylıyor.
IoT edge fonksiyonları ve yapay zeka önem kazanacak.
Otomobiller, mobil makineler, bir enerji sağlayıcının veri platformu ve bebek arabalarının ortak noktası nedir? Bosch’un tamamına sahip olduğu yeni yan kuruluşu olan Bosch.IO’nun ana ürünü Bosch IoT Suite sayesinde birbirlerine bağlanabiliyorlar. Yan kuruluş, daha şimdiden perakende, enerji, bina, üretim, tüketici ürünleri, tarım ve mobilite sektörlerindeki müşterilerle ortaklaşa 250’den fazla IoT projesi yürütmek için IoT platformunu kullanıma soktu. Bosch.IO İcra Kurulu Üyesi Dr. Stefan Ferber, “Bosch.IO projeleri, bulut ve açık kaynak tabanlı Bosch IoT Suite kullanarak ölçeklenebilir ve güvenli IoT çözümlerinin verimli bir şekilde geliştirilmesinin somut örneğidir.” dedi. Müşterilerin tercih ettiği Bosch IoT Suite servisleri, müşterilerin projeleri için tercih ettiği bulut ortamlarına entegre ediliyor.
Çok yönlü ve kanıtlanmış
Bosch IoT Suite, Daimler’in kablosuz aygıt yazılımı güncellemelerinin ana sağlayıcısıdır. Yaklaşık dört milyon otomobil sahibi, hücresel ağ aracılığıyla kolay ve güvenli bir şekilde bilgilendirici eğlence sistemi güncellemeleri gibi araç yazılımlarının yeni sürümlerini alıyor. Bu, sadece bir yazılım güncellemesi için artık bayiyi ziyaret etmek zorunda olmadıkları anlamına geliyor. Bosch IoT Suite, kablosuz güncellemelerin alınmasında araçlar için bir iletişim merkezi görevi görüyor.
Bosch, İsveçli bebek arabası üreticisi Emmaljunga için kapsamlı konfor ve güvenlik özellikleri içeren bir destek sistemi geliştirdi. eStroller olarak adlandırılan sistem, elektrikli itme ve otomatik fren yardımı işlevlerine sahip ve ayrıca bir akıllı telefon uygulaması bağlantısı bulunuyor. Bosch IoT Suite’e dayanan bu uygulama, alarm işlevi gibi ek özellikleri kullanıcılara sunuyor.
Enerji sağlayıcı EWE, güç tüketimi verilerini verimli bir şekilde yönetmek için Bosch IoT Suite kullanıyor. Bu kullanım, katma değerli servislere de imkan sağlıyor. Örneğin veriler, tüketimi analiz etmek ve evdeki en büyük elektrik tüketicileri hakkında ayrıntılı, anlaşılır bilgiler sağlamak üzere kullanılabiliyor. Bu özellik, kullanıcıların enerji tasarrufunda bulunmasına yardımcı oluyor.
Bosch IoT Suite sadece Daimler, Emmaljunga ve EWE gibi müşteriler tarafından kullanılmıyor. Aynı zamanda, Bosch IoT çözümleri için merkezi bir yazılım platformu olarak da kullanılıyor. Örneğin Suite, Bosch Bina Teknolojileri iş kolunun kameralarını buluta ve mevcut sunucu uygulamalarına bağlıyor. Bu bağlantı, kullanım ömürleri boyunca kameraların yönetilmesi ve cihazların ve ağ geçitlerinin yazılımlarının ve aygıt yazılımlarının güncellenmesinde düşük maliyetli bir araç sağlıyor.
Bosch Rexroth’taki kullanım, Bosch IoT Suite’nin üretim sektörünün gereksinimlerine nasıl uyarlanabileceğini gösteriyor. Bosch’un tahrik ve kontrol teknolojisinde uzman bu yan kuruluşu, mobil makinelere yönelik çözümü olan BODAS Connect’i geliştirmek için Bosch IoT Suite kullandı. Uçtan uca bağlanabilirliğe yönelik bu açık ve ölçeklenebilir çözüm, spesifik makine bilgilerine erişim sağlıyor. Yazılım güncellemeleri gibi satış sonrası servisler, tesiste servis çalışanları olmadan bir tuşa basarak sunulabiliyor. Belediye araçları ve zirai araçlar üreticisi Reform da mobil makinelerindeki arızaların hızlı bir şekilde giderilebilmesi için BODAS Connect kullanmaya başladı.
Edge computing ve yapay zekaya odaklanılıyor
Bosch IoT Suite, daha şimdiden onlarca milyon sensörü, cihazı, ağ geçidini ve makineyi kullanıcılara ve işletme sistemlerine bağlıyor. Ve Bosch IoT çözümleri giderek daha fazla yapay zeka içermeye başladığından, bu sistemler gelecekte daha da akıllı hale gelecek. Bosch, insanların yaşamlarını daha kolay hale getirmek ve mümkün olduğunca güvenli kılmak için yapay zekayı ve nesnelerin internetini (IoT) kullanıyor. Cihazların doğrudan buluta bağlamak bunu sağlayabilecek yöntemlerden bir tanesidir. Ancak, daha fazla fayda elde etmek için edge computing kullanımı artıyor. Bir edge cihazı, internet bağlantısına sahiptir ama verileri yerel olarak işleyebilir. Bu cihazlar, daha fazla IT kaynağının ağda kullanılabilir durumda olmasını sağlamak için buluta daha az veri gönderir. Yerel mantık, cihazların olaylara daha hızlı ve otomatik bir şekilde yanıt vermesini sağlar. Ferber, “33.000’den fazla edge cihazı artık Bosch IoT Suite ile uyumlu ve hem yerel olarak hem de internet üzerinden birçok protokol aracılığıyla ağa bağlı.” dedi.
Bosch.IO gelecekte, müşterilerin IoT çözümlerini daha verimli bir şekilde uygulamaya sokmasını sağlayacak önceden yapılandırılmış servis paketlerine de odaklanacak. Bu paketleri sunmak için uzmanlar, çeşitli Bosch IoT Suite servis modüllerini bir araya getiriyor. Bu modüllerden bir tanesi, bir ağ geçici aracılığıyla (edge) cihazları doğrudan Bosch IoT Suite’ye bağlamak için ölçeklenebilir bir servis olan Bosch IoT Hub’dır. Standart ve müşteriye özel protokoller kullanarak bağlantıları destekler. Ferber, “Müşteriler, cihazdan buluta kadar kendi entegre IoT uygulamalarını oluşturmak için yeni portföyümüzü kullanabilir.” dedi.
Analistler tarafından olumlu değerlendirildi
Bosch IoT Suite, Bosch uzmanları ve Eclipse IoT çalışma grubu içerisindeki diğer şirketler tarafından ortaklaşa geliştirilen bir açık kaynaklı yazılıma dayanmaktadır. Bu özelliği, platformu alışılmadık şekilde çok yönlü hale getiriyor. IT şirketlerine yönelik önde gelen bağımsız Avrupalı araştırma ve danışmanlık şirketi teknowlogy Group'un bir üyesi olan PAC, en son raporunda Bosch IoT Suite’yi tüm açık kaynak tabanlı IoT platformları arasında sınıfının en iyisi olarak değerlendirdi. Ferber, “Bosch IoT Suite’in almış olduğu bu mükemmel değerlendirmeden dolayı çok mutluyuz. Orta vadede, IoT platformlarına ilişkin pazarın güçlenmesini bekliyoruz. Tahmini olarak, üç ila beş platformdan biri açık kaynak tabanlı olacak.” dedi.
