Influencer Seçimi ve Veri Analizi Dijital Marketing’te Başarıyı Getiriyor

Influencer Seçimi ve Veri Analizi Dijital Marketing’te Başarıyı Getiriyor

Devlet tarafından verilen depo ve lojistik desteğiyle birlikte üreticinin gözü ihracatta. Dijital marketing yaparak satışını artırmak isteyen markalar için bilindik yöntemlerin dışında başarı getirecek dijital marketing yöntemlerini sıralayan Digital Exchange’in uzman ekibi, “Pazarı belirleyin, Dijital Varlık Analizi’ni yapın, doğru Influencer’i seçin, üretim ve lojistik ile sürekli irtibatta olan bir marketing ekibi seçin” bilgisini paylaştı. Digital Exchange’in CEO’su Emrah Pamuk ise “Infuencer ile büyük bütçeli anlaşmalar yerine satıştan paya dayalı anlaşma yapmak, markalara fayda sağlar” dedi.

Türkiye’nin ihracatı artırmaya dönük ekonomik planı şirketlerin üretim, satış ve marketing stratejilerini değiştirdi. Devletin sağladığı desteklerinde artmasıyla birlikte şirketler ihracat konusunda büyük bir ekonomik avantaj elde ederken, yurt dışı ofis, depo, reklam ve belirli kilograma kadar lojistik konusunda devletin sağladığı teşvik ile destekler ise hâlihazırda sürüyor. İhracatını artırmak ve ihracat atağına katılmak isteyen markalar da işin marketing kısmını çözme gayretinde. Bu amaçla şirketler iç iletişim birimlerince yürütülen operasyonlar için yüksek bütçeler oluşturuyor. Tanınmış Influencer’lar ile çeşitli dijital reklamlar düzenliyor. Live Shopping’ten web sitesi yönlendirmesine kadar birçok yöntem denenmesine karşın markalar istedikleri bilinirlik, satış ve ciro sonuçlarına ulaşmakta zorlanıyor. 126 ülkede sosyal medya marketingi konusunda çalışan Digital Exchange’in uzman ekibi, Nisan 2022 rakamlarına göre 23.3 milyar dolara ulaşan ihracat pastasından payını almak isteyen markalara dijital marketing için bir dizi öneride bulundu. İlk Adım Hedef Pazarı Analiz Etmekten Geçiyor

İhracat için markaların öncelikle açılmayı düşündükleri pazarı iyi tanımaları gerektiği uyarısında bulunan Digital Exchange’in marketing ekibi, “İhracat için pazar oluştururken ürünün lojistiği, bölgedeki rakip şirketler ve onların kampanyaları, tüketici davranışları, ürün ve hizmete olan ihtiyacın tespiti ilk yapılması gerekenler arasında yer alır” bilgisini verdi. Markaların dijital marketing kampanyası düzenlemeden önce giriş yapılacak bölgedeki Dijital Varlık Analizi yaptırmasının önemine değinen Digital Exchange ekibi, şu ifadeleri kullandı:

“Dijital Varlık Analizi ihracat yapılacak bölgede markanızla ilgili arama motorları sonuçları, varsa iş birliği yaptığınız ya da yapmayı planlandığınız markaların fiziki mağazalarının açılış kapanış saatleri, ürününüz ve markanız hakkındaki internette yapılan yorumları içerir. Dijital Varlık Analizi’ni doğru yaptıktan sonra bir pazara girmek ve orada dijital marketing yapmak daha büyük itibar ve ciro sağlar. Bunun için uzman bir pazarlama ekibinin tüm bu verileri hem elde etmesi, hem de işleyerek doğru bir iletişim stratejisi oluşturması çok önemlidir. Dijital Varlık Analizi’ni yapınca hedef kitleyi tespit etme, doğru Influencer’ı bulma ve ciro, itibar artıracak marketing yöntemini seçme gibi yine profesyonel marketing ekibi tarafından halledilmesi gereken konular ortaya çıkar. Markaların ihracata dönük marketing çalışması da ancak böyle detaylı bir çalışma ile ortaya konulabilir.”

Üretim Ekibiyle Uyumlu Bir Marketing Ağı Kurulmalı

Markaların ihracat için dijital marketing yaparken 5 faktörde ciddi bir çalışma göstermesi gerektiğini ifade eden Digital Exchange ekibi, “Yönetsel Faktörler, örgütsel faktörler, çevresel faktörler, hedef pazar seçimi, standardizasyon ve adaptasyon kararlarını da içeren pazarlama karması değişkenleridir. Bunlar sacayaklarını oluşturur. Biri eksik olursa, dijital marketing bütçesi ne denli büyük olursa olsun, başarıya ulaşamaz. Bu nedenle de markanın ihracat yapmaya dönük kendi içindeki organizasyonu ile uyumlu bir dijital marketing stratejisi belirlemek ve uygulamak gerekir. Stokta olmayan bir ürün için tüketici pazar yeri ve marka satış sitesine girdiğinde hayal kırıklığı ile karşılaşır ve markanın itibarını düşürecek şekilde sosyal medyada hem de Google’un yorum bölümünde olumsuz eleştiriler yapar. İhracata dönük marketing yaparken, marketing ekibinin marka ile üretim şartları, lojistik bilgisi ve ürünün özellikleri gibi birçok noktada iletişim halinde olması ve sürekli bilgi alışverişi yapması gerekir. Hatta markanın pazar yeri ve internet satış sitesinin profesyonel şekilde yönetilmesi de bu iş birliğinin kapsamı arasında yer almalıdır. Böylece hedeflenen kampanyanın, satışla uyumlu bir şekilde ilerlemesi sağlanabilir” denildi. Influencer Bütçesi Kampanya Başarısını Belirliyor

Influencer seçiminin markalar için hayati önem taşıdığını belirten Digital Exchange CEO’su Emrah Pamuk ise, “Bir marka, onun reklam yüzü ile birlikte anılır. Dolayısıyla dijital marketing konusunda ihracata dönük çalışmalarda Influencer’in pazardaki bilinirliği, daha önceki çalışmaları ve bütçeli mi yoksa satıştan pay alarak mı çalıştığı konuları iyi tahlil edilmeli” dedi. Pamuk, şöyle devam etti: “İhracat konusunda firmalar ürünlerini sattıkları müddetçe gelir elde ederler. Bu nedenle de Influencer ile yapılan anlaşmanın Affiliate Marketing Satış Ortaklığı Pazarlaması şeklinde olması önemlidir. Böylece Influencer bir tanıtım için 10 bin Euro ya da 30 bin dolar gibi ücretler talep etmek yerine, tanıttığı ürünün satışını artırdığı müddetçe eline geçen pay kadar kazanç sağlar. Influencer de parasını alıp, kampanyanın başarısı hakkında bir düşünceye girmemek yerine kampanyanın daha başarılı olması için çalışır. Önemli olan dijital marketing yaparken, doğru Influencer’i bulmak, hedef kitle tespitini yapmak ve Influencer ile Affiliate Marketing anlaşması gerçekleştirmektir.” 

Etkin Kimliğe Dikkat Edilmeli

İhracat odaklı dijital marketing yaparken etnik kimliğe dikkat eden ve dikkat çeken çalışmaların önemini vurgulayan Emrah Pamuk, “Markanın ihracat hedefi ABD olabilir. Fakat ABD’nin Kuzey ve Güney bölgelerinde ciddi bir kültürel değişim söz konusu. Örneğin siyahi nüfusun yoğun yaşadığı New Orleans’ta bir Influencer çalışması yapılacaksa etnik kimlik dikkate alınmalı. Yine Avusturya’yı hedefleyen bir markanın Almanca konuşulan bu ülkede Avusturya lehçesini dikkate almadan yola çıkması da beklenen olumlu etkiyi yaratmayacaktır. Bu nedenle de ihracat için marketing yaparken, bölgede konuşulan dil, hedef kitlenin dini,-özel günler ve bayramlar ve ürünlere yönelik hassasiyetler mutlaka dikkate alınmalı. Etnik kimliği yaralayacak ve markanın imajına zarar verecek çalışmalar yapılmamalıdır” diye konuştu.