Korona Sonrası Dönemde İş Yapış ve Siber Fiziksel Sistemler
Korona Sonrası Dönemde İş Yapış ve Siber Fiziksel Sistemler
İş dünyası yeni koronavirüs salgını ile çok hızlı şekilde adapte olarak muhtelif uzaktan çalışma pratiklerini kullanmaya başladı. Bu pratikler şu şekilde özetlenebilir.
Bilgi depoları: Evlerden ya da belli bir mesafeyle çalışan şirketler, daha önce muhtelif kâğıt evraklarda bulunan bilgilerin ortak ulaşılabilir olması için çevrim içi diskler ve doküman yönetimi sistemleri kullanılmaya başladı.
Uzaktan toplantılar: Hem birkaç kişilik toplantılar hem de birebir görüşmeler de olduğu kadar konferanslar için dahi çevrim içi platformlar yoğun şekilde kullanılmaya başlandı. Bu gelişimin daha hızlanacağını öngörmek mümkündür.
Uzaktan çalışma: Bu süreç ile beraber işi elverenler anında uzaktan çalışmaya geçtiler. Uzaktan çalışma doğası gereği etkileşimin daha az olduğu bir çalışma tipi olsa da, bu bir yandan da verimlilik anlamına gelebilir. Gerektiği kadar etkileşim de bilişim iletişim araçları ile yapılabilmektedir.
Bu dönem, çoğu iş için bir coğrafi konuma bağlı olmaksızın da çalışabildiğini göstermiş oldu. Böylece, özellikle “fiziki bir gümrük kapısı olmaksızın” sınır aşabilen, tasarım ve yazılım başta olmak üzere, bazı konularda yabancı iş gücünü uzaktan istihdam etmekle ilgili firmaların kendine güveni artmış oldu. Benzer şekilde yurt dışındaki iş sahipleri de Türk iş gücüne uzaktan erişim için daha güçlü ilerleyecekler.
Dolayısıyla bu dönem ile ilgili bir çıkarım da, iş piyasasının coğrafi sınırlarının daha belirsizleşmiş olacağı olacaktır. Hazır mıyız?
Bilgisayar ve telefon kullanarak iş yapan kurumlar için uzaktan çalışma mümkün olsa da, fabrikasyon üretim yapan ya da fiziki malzeme ile çalışması gerekilen işlerde uzaktan çalışma mümkün olmamıştır. Fabrikaların çalışma ortamları imkânlar dâhilinde salgın önlemlerine göre düzenlenmeye ve vardiya sistemleri işletilmeye başlansa bile, durum bir arz sorununa yol açmıştır. Bu arz sorunu, “olası durumlarda insana daha az bağımlı çalışan fabrikalar” fikrini güçlendirmektedir.
İnsansız ve karanlık fabrikalar olarak da tanımlanan fabrikaların çalışması için tezgâh, makine ya da bantlarda insana neredeyse ihtiyaç duyulmamaktadır.
Üretim ise, ışıklandırma ya da iklimlendirme de gerekmeyen ortamda, robot kollar, makineler, tezgâhlar ve bantlar aracılığı ile yapılmaktadır. Bir insansız fabrikada, her bir sistem, tezgâh, sensör, nesnelerin interneti aracılığı ile tam iletişim halindedir. Bu fabrikalar yalnızca kendi içinde değil, dışarı ile de iletişim halinde olarak, örneğin tedarik zinciri üzerinde ham madde siparişlerini verebilmekte, fabrikaya geliş zamanlarını takip ederek üretimi planlayabilmektedir. İşte her fiziksel sistemin “siber” özellik kazandığı bu yapılar, “siber fiziksel sistemler” olarak isimlendirilmektedir. Fikir olarak güçlendiği bu dönemde, siber fiziksel sistemlerin, insan kaynağı, verimlilik, güvenlik ve rekabetçi iş üzerindeki etkilerini değerlendirmek gereklidir. |
Oğuz Yılmaz CTO, Labris Networks oguz.yilmaz@tasav.org |