Taşınılabilir Depolama Aygıtları: Dost mu Yoksa Düşman mı?
Depolama cihazlarının yaygınlaşması beraberinde bazı güvenlik sorunlarını da getirdi. Bu sorunlar arasında;
* Çalınma ya da kullanım hatası yüzünden data kaybı,
* Zararlı yazılımlara karşı zaafiyet taşıması,
* Kaza ile data kaybı,
* Dayanıksız oluşları sayılabilir.
Taşınılabilir cihazlar genellikle küçük olurlar ki bu da kaybedilmeleri kolay, çalınmaları zor demektir. Bir güvenlik şirketi, Londra ve NY'taki taksilerde her 6 ayda 12500 adet taşınılabilir cihazların unutulduğunu rapor ediyor. Bu durum taşınılabilir cihazların her zaman yüzde yüz güvenli olmadığını gösterir.
Bu cihazların yaygınlığı karıştırılmaları anlamına da gelir. Örneğin bir şirkette, departmanlar arasında taşınılabilir cihazların karışması şirket bilgilerinin alakasız kişilerin ellerine geçmesine neden olur.
Taşınılabilir cihazlar aynı zamanda çalınmaya da son derece müsaittir. Taşınılabilir cihazların birçoğu şifresizdir bu da çalınan cihazın bilgilerinin de çalınması anlamına gelir.
Hackerlar sürekli zararlı yazılımlar üretiyor ve bunların bir kısmı taşınılabilir cihazları hedef alıyor. Kullanıcılar bir USB'nin tıpkı bilgisayarlar gibi virüslü olabileciğini unutuyor.
En bilinen taşınılabilir cihaz saldırısı 2007 yılındaki Stuxnet olayıydı. Amerika, bir virüs ile İran'ın nükleer programının uranyum zenginleştiren santrifrüjlerine zarar verdi.
Bu yüzden taşınılabilir cihazların yedekleme işlerinde kullanılmaması öneriliyor.
