TÜRKİYE’NİN DİJİTAL ATILIM STRATEJİSİ
TÜRKİYE’NİN DİJİTAL ATILIM STRATEJİSİ
Bilgi ve İletişim Sektörü’nün Büyütülmesi & İlgili Sektörlerde Ekonomik Artı Değer Yaratılması
Günümüzde dijital teknolojiler hızlı bir devinim içerisinde gelişmektedir. Bu değişim global bir ekonominin doğması anlamına gelirken, ulusal ekonomilerin de söz konusu dijital globalleşmeye ayak uydurmak amacıyla sektörel bazda ihtiyaçları tespit ederek, dijitalleşmenin ve Bilgi ve İletişim Sektörü’ndeki hızlı büyümenin önünü açacak düzenlemeler yapması ihtiyacı da doğmaktadır. Bakanlığınızın talebi üzerine, Türkiye’de Bilgi-İletişim ve Telekomünikasyon sektörlerinde mal ve hizmet üretimi ve ihracaatın mevcut büyüklüğünün iki katına çıkarılması için izlenecek yol haritası, belirlenen öncü sektörler bazında; net, somut ve çabuk geri dönüş almayı hedefleyen öneriler çerçevesinde işbu Dijital Atılım Stratejisi Raporu’nda görüş ve bilgilerinize sunulmuştur.
İşbu Rapor’daki çalışma Türkiye Bilişim Vakfı (TBV) ve Bilişim Sanayicileri Derneği (TUBİSAD) tarafından ortaklaşa yürütülmüş olup, Rapor’daki çalışmanın hukuki boyutu, içerik temini gibi konularda ise, Türkiye’de bilişim sektörü alanında en çok bilgiye sahip kurumlardan bir tanesi olan BTS hukuk bürosu iş birliği ile yapılmıştır.
Raporumuz öncelikli olarak etki yaratması beklenen ve birincil derecede büyümenin hedeflendiği 9 ana başlık olarak belirlediğimiz (i) Yazılım ve İthalat, (ii) Telekomünikasyon ve Elektronik Haberleşme Sektörü, (iii) İnovasyon-Girişimcilik ve Ar-Ge, (iv) Kamu Sektörü, (v) Savunma Sanayii Sektörü, (vi) E-Ticaret Sektörü, (vii) Oyun Sektörü, (viii) KOBİ’lerin Dijitalleşmesi ve (ix) Sanayinin Dijital Dönüşümü çerçevesinde hazırlanmıştır.
Raporun hazırlanması aşamasında her bir sektör için sektöre yön veren firmalarla görüşmek, sektörlere temas eden sivil toplum kuruluşlarından görüş almak şeklinde bir metodoloji izlenerek, sektörlerde yaşanan ve büyümenin önünü tıkayan sorunlar dinlenmiş, belirlenmiş ve yine aynı aktörlerden sektörün dinamikleri ve BİT sektöründe hedeflenen büyüme göz önüne alınarak oluşturulmuş çözüm önerileri ve fikirler elde edilerek, söz konusu bu bilgiler bu Rapor içerisinde derlenmiştir. Rapor’da yansıtılmış sektörel analizler ve büyümeye yönelik öneriler her bir sektör ve ana başlık özelinde belirtilmiş olmakla beraber, geniş perspektiften bakıldığında sektörlerin birbirleriyle etkileşim içerisinde büyük çapta bir büyümeyi tetikleyeceği de mutlak bir gerçektir. Bu yönergeden hareketle, Rapor’un okunması esnasında Rapor’da sektörel bazda yer verilmiş görüş ve önerilerin, sektörün etkileşim içerisinde olduğu diğer sektörlere de uyarlanmasının mümkün ve faydalı olacağı da göz önünde bulundurulmalıdır.
Daha evvel, çeşitli zamanlarda çeşitli makamlara gerek sözlü gerek yazılı olarak da iletme imkanı bulduğumuz görüş ve önerilerimizi bu Rapor vesilesiyle bir dokümanda derleyerek ve güncelleyerek size iletmekteyiz. Bu vesileyle, aşağıdaki yöntemin, yukarıda önerdiğimiz metot ile birlikte benimsenerek, önerilerimizin hayata geçirilmesinin ve hedeflenen büyümenin bu vesileyle gerçekleştirilebileceğini hedeflemekteyiz.
2016 Bilgi ve İletişim Teknolojileri Pazarı
Toplam sektör büyüklüğü (Milyar TL)
Toplam sektör büyüklüğü (Milyar TL)
Sektör büyüme bileşenleri (Milyar TL)
Bilgi ve İletişim Teknolojileri Pazar Büyüklüğü (Milyar TL)
Kamu Sektörü
Altyapı çalışmalarının ivmelendirilmesi ve bağlantının, 5G, genişbant, yüksek performans bilişim ve bulut bilişim gibi yöntemlerle geliştirilmesi, bunun için, kapsamlı kanun koyma süreci ve yoğun bir yatırımın da devreye sokulması
Çeşitli sektörlerde katma değerli iş imkanlarının %75’inin dijitalleşme kaynaklı olacağı öngörüsünden hareketle, tüm nüfusu kapsayacak şekilde dijital becerilerin geliştirilmesine yönelik projelendirmenin ve planlamanın yapılması ve projelerin hayata geçirilmesi
Dijital devlet olma hedefiyle, e-devlet hizmetlerinin kapsamının genişletilmesi ve uygulamasının yaygınlaştırılması, kapsam ve uygulama alanının yanı sıra, e- devlet hizmetlerinin verimliliği ve uygulanabilirliğine de eş derecede önem verilmesi
Devletin dijital dönüşümü kapsamında / sürecinde e-imza uygulamalarının her alanda yaygın şekilde kullanılması, bu dönüşümün regülasyonlarla desteklenmesi ve ivmelendirilmesi
Veri tabanlı ekonomi olma potansiyelini azami seviyeye taşımak adına, kamunun inovasyon, kişiye özel hizmetler ve yeni iş modellerini radarına alması, veri tabanlı ekonomi olma hedefini odağına koyan bir kamu sektörü olmak üzere, verinin serbest dolaşımının azami ölçüde sağlanması
Siber güvenlik önlemlerinin kapsam ve kapasitesinin artırılması, siber güvenlik önlemlerinin yaygınlaştırılması için özel sektör ile iş birliği yürütülmesi, buna ilaveten vatandaşların, şirketlerin ve özel sektör kapsamındaki diğer unsurların, siber güvenlik konusunda bilinçlendirilmeleri ve eğitilmeleri
BİT sektörünün büyütülmesi hedeflerinin yapay zeka çalışmalarını dışarıda bırakarak yürütülmesinin uzun vadede hız kesici bir sebep teşkil edeceğinin farkındalığında, kapsamlı yapay zeka çalışmalarına ivme kazandırılması
Kamu tarafında dijital dönüşüm süreçlerinin özellikle yatırım ayağında tek elden yönetilmesi yoluyla, dijitalleşme sürecinde etkinliğinin artmasının sağlanması ve bu yolla kamu kaynaklarının verimli kullanılması
Doğal kaynakların yönetilmesinde otomasyonun artırılması ile kamu kaynaklarında yapılan tasarrufun artırılması, böylece hem enerji ve doğal kaynak yönetim otomasyon sistemleri pazarının büyümesinin desteklenmesi
Bulut veri merkezlerinin kurularak, katma değeri yüksek bulut veri hizmetlerinin oluşmasına zemin hazırlanma çalışmalarına gerekli desteğin verilmesi, bu kapsamda teşviklerin artırılması, söz konusu merkezlerin özel sektörün de işletmesine açılması
Kişisel Verilerin Korunması Kanunu’nun ve ikincil mevzuatın, yeni nesil teknolojilerin getirdiği siber güvenlik gereksinimlerine cevap verecek şekilde düzenlenmesi ve/veya değiştirilmesi
Savunma Sanayii Sektörü
Savunma Sanayi Sektörü 2016 yılında %22’lik bir büyümeyle toplam 23,1 Milyar TL’lik bir hacme ulaşmıştır.
Ürün ve teknoloji geliştirme harcamalarının ana kaynağının devletten sağlanmasının artarak sürdürülmesi ve bu kapsamda modernizasyon projeleri ile geleceğin teknolojilerinin ve ürünlerinin ortaya konması
Türkiye’de savunma sanayii için ürün ve teknoloji geliştirme çalışmalarına tahsis edilen öz kaynakta gözlenen düzenli artış sayesinde sektör oyuncularının global çapta gösterdiği başarıda istikrarın sürdürülmesi
Mevcut ürün ve projelerde dışa bağımlılığı minimize edecek çalışmalar ile teknoloji geliştirme faaliyetlerine ağırlık verilmesi
Sektörün pazarlayabileceği özgün ürün çeşitliliğinin artmasının desteklenmesi, bunun ihracattaki olumlu yansımalarının, yeni bölge ve ülkelerle iş geliştirme ve pazar genişletme çabalarına dönüştürülmesi, özellikle ülkelerle ikili ilişkiler yoluyla pazarda genişlemeye, dolayısıyla sektörün büyümesine çalışılması
İhraç edilecek özgün ürünler için destek sağlanması ve yeni teknoloji geliştirilmesi konularında proje üretim çalışmalarının artması yoluyla sektörün büyütülmesi
Tüm ekosistemin geliştirilmesinin sağlanması, şirket sayısında ve şirketlerin sunduğu çözümlerde artışın sağlanması
Sanayinin Dijital Dönüşümü
Türkiye’nin Sanayi 4.0 dönüşüm sürecini somutlaştıracak yol haritalarının oluşturulacağı ve tüm aktörlerin konuyu kapsamlı bir şekilde tartışarak uygulamaya dönüştürebileceği bir platformun ivedilikle kurulması
Sanayi kuruluşlarının ve tedarikçilerinin Sanayi 4.0’ı tetikleyen teknolojileri yakından takip etmeleri ve kendi iş modellerine bu teknolojileri adapte etmeleri ve bu doğrultuda yol haritaları hazırlamaları
Kamunun teknolojik altyapıların gelişmesini desteklemesi, gerekli yatırım ve teşvik ortamlarının kamu eliyle hazırlanması, eğitim politikalarının adapte edilerek nitelikli çalışan yetiştirilmesinin sağlanması hakkında kamunun sorumluluk üstlenmesi ve kamuda gerekli birimlerin yetkilendirilmesi
Türkiye büyük çaplı bir dönüşüm yaratma ve uluslararası arenadaki rolünü değiştirebilmesi için bir güç teşkil eden genç iş gücünün avantaja dönüştürülmesi için, sanayinin bu kapsamlı dönüşümünde rol sahibi olacak tüm aktörlerin aktif katkıları ve kamunun proaktif desteğiyle, konunun tüm boyutlarıyla ele alınması
Bakanlık’ın önceden üzerinde çalıştığı Sanayi 4.0 desteklerinin tekrar değerlendirmesi ve dönüşümün desteklenerek özendirilmesi
Sektör Temsilcileri ve İdari Yapı Arasında Etkin İletişim Sağlanması
Türkiye'de e-ticaret faaliyetlerinin ivme kazanması için sektör ve sektöre destek veren gruplar arasında ortak bir eylem planı oluşturulması gerekmektedir. E-ticaret sektöründeki ilgili taraflar arasında bir ortak söylem ve eylem planı oluşturmak ve bunu tek elde toplayarak kanun yapıcılara iletmek ile sorumlu olan bir oluşum olan ve TOBB çatısı altında faaliyet gösteren E-Ticaret Sektör Meclisi, söz konusu iletişimin sağlanması konusunda çok önemli bir rol üstlenmektedir. Kamu tarafında da, sektör tarafındaki oluşumun bir benzerinin hayata geçmesi, kamudaki aksiyonların konsolidasyonunun yanı sıra iletişimin de tek elden yürümesini sağlayacak ve bu sayede süreçleri de hızlandırabilecektir. Ayrıca, E-Ticaret Sektör Meclisi ve kamu tarafındaki potansiyel oluşum aktif ve etkin bir şekilde iş birliği sağlayarak, ortak bir eylem planı yayınlayıp, gerekli konuların çözümü için çalışma grupları oluşturarak sektörün gelişimine büyük katkı sağlayabilirler.
Algı ve Dijital Okuryazarlığın Artırılması
Türkiye'deki dijital yetkinlik gelişmiş ülkelerle kıyaslandığında henüz yeterli seviyede değildir. Bu alanda alınacak aksiyonları, internet kullanmasına rağmen online alışveriş yapmayan kişiler ile henüz internet kullanmayan kişiler için ayrıştırmak doğru çözüm alanlarına odaklanılmasını sağlayabilir. Kısa dönemde, internet kullanmasına rağmen e-ticaret faaliyeti olmayan tüketicileri online alışverişe yönlendirmek için aksiyonlar alınabilir. Uzun dönemde ise, Türkiye'de henüz bilgisayar ve internet kullanmamış kişilerin bu teknolojilerle tanıştırılması sağlanarak online alışveriş yapabilecek tüketici havuzu büyütülebilir.
Mevzuat'ın Sektörün Gelişimini Destekleyecek Şekilde Düzenlenmesi
E-ticaret, kendine özgü unsurları dolayısıyla özel düzenleme ihtiyaçları olan bir sektör olmasının yanı sıra, niteliği gereği birçok farklı düzenleme alanının da kapsamı içine girebilmektedir. Örneğin; tüketicilere, veri korumasına, mesafeli satışlara, e-imzaya, e-para ve ödeme hizmetlerine, e-faturaya, fikri mülkiyet haklarına ilişkin düzenlemeler ile vergi düzenlemeleri ve diğer genel düzenlemeler e-ticaret sektörü kapsamında uygulama alanı bulabilmektedir. Avrupa Birliği'nde e-ticarete ilişkin direktiflerin çoğu 2000-2005 yılları arasında yayınlanmıştır. Avrupa Birliği 2015 yılında, e-ticareti de kapsayan “Dijital Tek Pazar Stratejisi”ni oluşturmuştur. Avrupa dijital tek pazarı ile ilgili gelişmelerin dikkatle takip edilmesi, Türkiye e-ticaret sektörünün gelişimi ve AB uyumluluk süreci için uygun stratejilerin belirlenmesine yardımcı olacaktır.
Teknik Altyapının İyileştirilmesi
Güvenilir ve sağlam bir altyapı e-ticaret sektörünün gelişmesi için olmazsa olmazdır. Altyapı bacağında, ödeme sistemleri, lojistik, teknik altyapı gibi hizmet sağlayıcıları ile finansman sağlayıcılarından bahsedilebilir. Sektörün öncelikleri dikkate alındığında internet altyapısı, lojistik ve operasyonel hizmetler ve ödeme sistemleri öne çıkmaktadır. Genel anlamda, sektörün gelişimi için hizmet sağlayıcılarının ve e-ticaret faaliyetinde bulunan firmaların daha iyi bir diyalog kurmaları ve iletişim ve etkileşim içerisinde olmaları gerekmektedir. Bu iki aktörün birlikte karar alıp çalışması ve tek seferlik projeler yerine uzun süreli iş birlikleri sağlayabilmesi de oldukça önemlidir.
Yukarıda detaylandırılmış olan öneriler ışığında, tüketici, kurum ve KOBİ’lerin e-ticaretin günlük yaşantılarına ve şirketlerine faydaları hakkında bilgilendirilmeleri, eğitimde internet ve e-ticaret bilincinin işlenmesi, e-devlet uygulamalarının kapsamının genişletilmesi ve uygulamaların yaygınlaştırılması, kamunun sektör temsilcilerinin geri bildirimlerini dikkate alarak gerekli mevzuat değişikliklerini ve yeni düzenlemeleri sektöre etap kaybettirmeyecek serilikte gerçekleştirmesi Türkiye’nin önümüzdeki dönemde e-ticaret hacmini artırmasını ve sektörün potansiyeline erişmesini sağlayacaktır.
Sanayinin Dijital Dönüşümü
Sürekli gelişen teknoloji, buhar gücüyle çalışan makinalar, elektriğin üretime girmesi ve 1970 sonrasında gittikçe yaygın hale gelen robotlu otomasyon akımı olmak üzere üç devrim çerçevesinde sanayide üretkenliğin çok önemli bir oranda artmasını mümkün kılmıştır. Günümüzde ise dijital teknolojiler tarafından tetiklenen 4. sanayi devrimi yaşanmaktadır. Otonom robotlar, büyük veri, nesnelerin interneti, 3-D, bulut bilişim, artırılmış gerçeklik, siber güvenlik gibi baş teknolojilerin 4. sanayi devrimin gerçekleşmesinde büyük rolü olduğunu görüyoruz. Bu devrimle ortaya çıkan Sanayi 4.0 kavramı da değer zincirlerinin parçalarının kendi içlerinde otomasyonunun ötesinde, birbirleri ile entegre olması olarak tanımlanmaktadır. Entegrasyonun en önemli özelliği ise tüm değer zinciri adımlarının birbiri ile gerçek zamanlı ve sürekli iletişim içinde olması ve bu sayede akıllı ve kendisini uyarlayan bir sanayi sürecine girilmesidir.
Sanayi 4.0’ın lokomotif ülkeleri olan Almanya ve ABD gibi sanayileşmiş ülkeler, Sanayi 4.0 sayesinde üretimde rekabetçi olma imkanını ele geçirmektedirler. 2014 tarihli BCG Global Üretim Maliyeti Endeksi uyarınca, Türkiye 98 ortalama birim maliyet ile üretim yaparak, sırasıyla 100 ve 121 ortalama birim maliyet ile üretim gerçekleştiren ABD ve Almanya’ya karşı %2 lik bir üretim maliyeti avantajına sahiptir. Bu örnekte de görüldüğü gibi mevcut kuvvetli yanlarını öne çıkararak, rekabet gücü olan ülkeler arasında kendini konumlandırmayı hedefleyen Türkiye için de Sanayi 4.0’ın öncü uygulayıcı ülkeleri arasında yer almak hayati önem teşkil etmektedir. Türkiye’de Sanayi 4.0’ın benimsendiği bir ekonomi ile katma değeri yüksek ve dünya üretim değer zincirinden çok daha fazla faydalanan bir sanayi yaratmak birincil hedef olarak belirlenmelidir. Sanayi 4.0 dönüşümü ile aşağıda belirtilen 4 ana kategoride önemli gelişmeler beklenmektedir:
Verimlilik: Sanayi 4.0 dönüşümü ve uygulanması başarılı olduğu takdirde, toplam üretim maliyeti göz önüne alınarak, verimlilikteki artışın % 4-7 arasında olacağı beklenmektedir. Bu beklentiye dayanılarak değerlendirildiğinde, Türkiye’deki üretim sektörlerinin verimliliğinde 50 milyar TL’ye varabilecek bir fayda potansiyeli bulunmaktadır. Malzeme maliyetleri dışarıda bırakılacak şekilde sadece üretim maliyetleri dikkate alınacak olursa, Sanayi 4.0 sayesinde verimlilik artışının %5-15 arasında olması beklenmektedir.
Büyüme: Zincirleme entegrasyon ve Sanayi 4.0 dönüşümünün sağlanması yoluyla oluşması hedeflenen rekabet avantajının, sanayi üretiminde yıllık yaklaşık %3’e denk gelen bir sanayi üretimine denk geleceği düşünülmektedir. Bu büyüme Türkiye GSYİH’sinde %1 lik bir büyüme ve 150-200 milyar TL’lik ek gelir anlamına gelmektedir.
Yatırım: Arzu edilen Sanayi 4.0 dönüşümün sağlanması ve bu teknolojilerin üretim sürecine entegre edilebilmesi için yıllık bazda 10-15 milyar TL civarında yatırım yapmalarının gerekeceği öngörülmektedir. Ortalamaya vurulduğunda bu miktar yıllık gelirlerinin yaklaşık %1’ine denk gelmektedir.
İstihdam: Sanayi 4.0 dönüşümü neticesinde öngörülen büyüme hedeflerinin tutturulmasının yanı sıra, toplam sanayide istihdam edilen iş gücünün artacağı ve artan iş gücünün nitelikli, eğitim ve gelir düzeyi yüksek bir yapı sağlayacağı da beklenmektedir. Söz konusu iş gücü aynı zamanda Türkiye’nin know-how altyapısına da önemli katkı sağlayacaktır.
Yukarıda Sanayi 4.0 entegrasyonuna duyulan gereksinim ve bunun neticesinde elde edilmesi beklenen faydalar kısaca özetlenmiştir. Söz konusu sanayi devrimine Türkiye’nin ayak uydurması ve bu dönüşümün gerçekleştirilmesi, ancak Türkiye’nin uzun vadeli ve kapsamlı bir yaklaşım geliştirmesi ve bu sürece tüm paydaşların ortak katkısının temin edilmesi yoluyla mümkün olacaktır. Bu kapsamda; Sanayi kuruluşlarının ve tedarikçilerinin Sanayi 4.0’ı tetikleyen teknolojileri yakından takip etmeleri ve kendi iş modellerine bu teknolojileri adapte etmeleri, bu doğrultuda yol haritaları hazırlamaları gerekmektedir. Öte yandan, kamu tarafının da teknolojik altyapıların gelişmesinin desteklenmesi, gerekli yatırım ve teşvik ortamlarının hazırlanması, eğitim politikalarının adapte edilerek nitelikli çalışan yetiştirilmesinin sağlanması gibi görev ve sorumlulukları üstlenmesi hayati önem taşımaktadır. Sanayi 4.0 genç iş gücüyle hali hazırda avantaj sahibi olan Türkiye için, büyük çaplı bir dönüşüm yaratma fırsatı ve uluslararası arenadaki rolünü değiştirebilecek bir güç teşkil etmektedir. Dolayısıyla, sanayinin bu kapsamlı dönüşümünde rol sahibi olacak tüm aktörlerin aktif katkıları ve kamunun proaktif desteğiyle, konunun tüm boyutlarıyla ele alındığı, Türkiye için dönüşüm sürecini somutlaştıracak yol haritalarının oluşturulacağı ve tüm aktörlerin konuyu kapsamlı bir şekilde tartışarak uygulamaya dönüştürebileceği bir platformun ivedilikle kurulması gerekmektedir.
Bir diğer açıdan bakılacak olursa, Türkiye’nin sanayi devriminin gerisinde kaldığı senaryoda, Sanayi 4.0 uygulamalarını gerçekleştiren ülkelerin Türkiye üzerindeki rekabet baskısı giderek artacak, bu da birincil olarak maliyet baskısı olarak kendini gösterecektir. Aynı zamanda Sanayi 4.0 kapsamında gelişecek ve dönüşecek yeni dünyada Türkiye küresel pazarda etkileşim çerçevesinde gelişen teknoloji ve iş gücü kalitesini yakalamak konusunda geride kalacaktır.