Siber Uzayda Oyun Kurucu Olmanın Zamanı Geldi De Geçiyor Bile!
Siber Uzayda Oyun Kurucu Olmanın Zamanı Geldi De Geçiyor Bile!
Siber saldırı savaş sebebi midir?
Amerika’da şok etkisi yaratıp diğer ülkeleri de endişeye sokan SolarWinds siber saldırısı sonrasında derin ve yeni bir gündeme oluştu; “Bir ulus-devlet siber saldırısı savaş eylemine hangi durumda dönüşür?” Bugünlerde tehlikenin ciddiyetini anlayan devletlerin politika yapıcılarının hararetli bir şekilde tartıştığı soru!
1950'lerde, ABD ve SSCB ilginç bir kavramla, karşılıklı garantili imha yoluyla, tüm savaşlardan kaçındılar. Karşılıklı garantili yıkıma yol açacağından, iki taraf da diğerine karşı nükleer ya da tam bir savaş başlatmayacaktır. Her iki taraf da uydu devletler aracılığıyla, (Vietnam, Afganistan, Orta Doğu, Afrika ve başka yerlerde) birbirleriyle savaştı. Bugünde ABD ile Rusya arasındaki muhalif ilişkilere ve sert açıklamalara rağmen, iki tarafın da topyekûn savaşa girme niyetleri yok. Nükleer savaş olasılığını da seçenekler arasından güvenle kaldırabiliriz.
Fazla değil, on yıl öncesine kadar, bir savaş eylemi olarak siber saldırılar sadece bilim kurgu dünyasında olurdu. Son zamanlarda, devlet aktörleri daha önce hiç olmadığı kadar siber saldırılara müracaat etmekte. Siber saldırılar günümüzde uydu savaşlarının yerini almış durumdadır. Ulus devletler, daha küçük uluslar aracılığıyla dolaylı savaşlar yürütmek yerine, düşmanlara karşı siber saldırılar gerçekleştiriyor. Şimdilik siber saldırılar kitlesel zayiata yol açmadı. Ancak açmayacağının garantisi yoktur.
O halde; bir siber saldırı ne zaman bir savaşı veya geleneksel bir askeri saldırıyı meşrulaştıran eylem haline gelir?
Bir inceleme saldırısı hiçbir zaman savaş eylemi olarak görülmeyecektir ancak hassas bir araştırma saldırısı, bir ulus devletin komandolarla yanıt vermesine neden olabilir.
Bir ulus devletten kaynaklanan bilgisayar sistemlerine zarar veren son derece büyük ölçekli bir saldırı, bazı ulus-devletler için savaş sebebidir. Bana göre de kritik alt yapılara ve savunmaya yönelik siber saldırılar savaş sebebi olarak görülmeli ve ilan edilmelidir.
Bir ulus devlet, fiziksel varlıklara zarar vermek için bir siber saldırı yaptığında tehlikeli bölgeye girmiş demektir. Bir saldırının kökeni, sonuçlardan daha az önemlidir. Devletleri yönetenler, büyük bir düşmanın fiziksel varlıklara nasıl zarar verdiğinden ziyade, hangi devlet hazinelerinin veya varlıklarının zarar gördüğüne odaklanırlar. Doğrusu da budur zaten.
Fiziksel varlıklara zarar vermek, komando birimleri, ister klasik malzeme veya siber yöntemlerle gerçekleştirilsin, bir risktir. Saldırıya uğrayan ülke, siber yönü çok az dikkate alarak yalnızca ulusal çıkarlara dayalı yanıt politikaları oluşturacaktır.
Fiziksel varlıklara zarar veren kitlesel ölçekli bir siber saldırı şüphesiz savaş sebebidir. Ancak çatışma yönetiminin amacı, savaştan ve büyük askeri operasyonlardan kaçınmaktır. Askeri liderler, kesinlikle gerekli olmadıkça askeri müdahalelerden kaçınmanın tipik olarak en önde gelen savunucularıdır. Bununla birlikte, ulusal altyapıyı kapatan (elektrik, su veya petrol ve gaz dağıtımını düşünün) kitlesel ölçekli bir siber saldırı oyunun kurallarını değiştirecektir.
Eminim ki, siber saldırı yeteneklerine sahip her ulus, saldırıların olası sonuçlarını ve liderlerinin nasıl tepki verebileceğini kestirip ona göre davranacaklardır.
Kişisel görüşüm şudur ki, siber saldırının sonucu, saldırının siber yönünden çok daha hayatidir.
Şimdi oyunun yeni kurallarını düşünme zamanı.
Savunma ve karar mercii bürokrasimize arz olunur.
Selam ve muhabbetle.
M.Tuncay GENÇOĞLU
Doç. Dr.
Fırat Üniversitesi