Hibrit Eğitim, Hibrit İş ve Toplantılar: Hibritleşen Yaşam…
Hibrit Eğitim, Hibrit İş ve Toplantılar: Hibritleşen Yaşam…
Mehmet Ali İNCEEFE CyberMag Dergisi Editörü
Salgına rağmen yaşam sürüyor…
Salgın ortamında “hibrit” terimini yeniden keşfettik. Eğitim hibritleşti. İş ve toplantılar hibritleşti.
Eğitimin çıktıları konusunda tüm dünyada ciddi endişeler var. Salgın dönemindeki eğitim ile geleneksel eğitimin arasındaki farkları, artıları ve eksileri zaman içerisinde göreceğiz. Ama iş ve toplantılar konusunda aynı endişeler söz konusu mudur? Sanmıyorum. Hatta bu tarz yerleşik bir biçime hızlıca evrilecek gibi duruyor.
12. Haberleşme ve Ulaştırma Şurası’nın 6-7.Ekim.2021 tarihlerinde yapılması öngörülüyor. Çalışmalar başladı, internet sitesi açıldı ve yönetmeliği de yayımlandı. Bu yönetmelikte yer alan güzel bir maddeden de burada bahsetmek gerek; “Madde.16: Şûra kararlarının takibi” …
Bu maddede “Şûra sonuç bildirgesinde yer alan her bir kararın takibi ve raporlanması bu karardan sorumlu bakanlık kuruluşu tarafından yapılır.” denilmektedir. Bu madde çok önemli bir gelişmeyi de beraberinde getiriyor. En azından getirmesi bekleniyor.
11. Şura’nın yönetmeliğinde böyle bir madde yok… Sanıyorum bundan dolayı da 11. Şura’da alınan kararlar ile ilgili gelişmeler konusunda herhangi bir işlem yapılmadı gibi duruyor. En azından 12. Şura’nın önünde 11. Şura ile ilgili bir değerlendirme oturumu yapılsa çok iyi olur. Şuralara ve bu şuraların çıktılarına yazık olmaz.
Örneğin; 11. Haberleşme ve Denizcilik Şurası’nın Sonuç Bildirgesi’nde “2023 yılında kişi başına düşen milli gelirin yıllık 25.000 ABD Doları’nın üzerinde bir seviyeye gelmesi” öngörülürken;
- BİT sektörünün ticari hacminin 160 milyar dolara çıkarılması ve milli gelirin %10’u kadar pay alması,
- Ar-Ge harcamaları için ayrılan payın GSYİH’nin %3’ü seviyesine çıkarılması,
- Toplam ihracatta yazılım sektörü payının %2’ye çıkarılması,
gibi hedefler yer almaktadır.
Ancak Dünya Bankası verileri 2019 yılında kişi başına düşen milli gelirin 9.126 dolara, TUBİSAD’ın raporu da BİT sektörünün 2019 yılı toplam gelirlerinin 26,8 milyar dolara gerilediğini gösteriyor. Yani 160 milyar dolarlık hedefin %16,7’sine… Yolumuzu ne zaman kaybettik? İşte bu yüzden yeni yönetmelikteki 16. madde çok ama çok önemli bir maddedir.
Geçen ay başlayan WhatsApp tartışmaları hakkında Kişisel Verileri Koruma Kurumu tarafında yeni bir gelişme olmazken Rekabet Kurumu 11.Ocak.2021 tarihinde yayımladığı yürütmeyi durdurma kararının gerekçesini açıklandı. Elbette RK tarafından yapılan işlem rekabet hukuku çerçevesinde ele alınmış bir süreç. Ancak, WhatsApp’ın kişisel veriler açısından ortalığı ayağa kaldıran sözleşme yenileme ve kullanıcıların da bu yeni sözleşmeyi ya kabul etmeleri ya da uygulamayı kullanmaktan vazgeçmeleri konusunda ise zamanı ötelemenin dışında bir durum değişikliği görünmüyor.
Ancak şirketten yapılan açıklamada, Hindistan’daki tepkilere yönelik “yumuşak bir geçiş” öngörüldüğü yani sözleşme değişikliğini kabul etmeyen kullanıcıların “kısa bir süre için aramaları ve bildirimleri alabilecekleri, ancak uygulamadan mesaj okuyamayacak veya mesaj gönderemeyecekleri" yer almaktadır. Hatırlatmakta yarar var; Hindistan yaklaşık 400 milyon kullanıcı ile WhatsApp’ın en büyük kullanıcı tabanına sahip ülke durumunda. İkinci sırada yaklaşık 100 milyon kullanıcı ile Brezilya geliyor.
Bu konuda ilginç bir bilgiyi de vermek gerekir; 2014 yılında Facebook’un WhatsApp’ı satın alması sırasında gündeme gelen benzer endişe ve tepkiler karşısında, FTC bu şirket yöneticilerine yazdığı mektupta “WhatsApp tarafından kullanıcı verilerini toplama, kullanma ve paylaşma şeklinin değiştirilmesi seçilirse, tüketicilere bu tür değişikliklerden vazgeçme (opt out) fırsatı sunmalarını veya en azından tüketicilere, WhatsApp hizmetini kullanmayı bırakmayı seçebilecekleri konusunu açıklığa kavuşturmalarını” önermiştir.
Sözlerimize yine salgın ortamının sağlık ve esenlikle atlatılmasını dileyerek son verelim…
Mehmet Ali İNCEEFE
CyberMag Dergisi Editörü
